Tüp bebek tedavisinde birçok yanlış bilgi veya inanış olduğunu söyleyebiliriz. Bu nedenle uzun yıllar çocuk sahibi olamamasına rağmen doktora başvurmayan veya doktorun tüp bebek tedavisi önermesini duyar duymaz doktor değiştiren çiftler var. Çünkü birçok yanlış bilgiye maruz kalmış olabiliyorlar.
“Doğal yolla gebelik olsun istiyoruz” bize başvuran çiftlerden sık duyduğumuz bir istek cümlesidir. Sebebini sorduğumuzda doğal gebelik isteriz diye tanımlama sıkça karşımıza çıkmaktadır.
Tüp bebek veya mikroenjeksiyon ile oluşan gebelik doğal bir gebeliktir. Biz yumurtanın döllenmesini laboratuarda sağlayıp kadının rahim boşluğuna bırakıyoruz (embryo transferi), eğer sağlıklı bir rahimiçi ortamı varsa, embryo sağlıklı ise gebelik oluşuyor ve ilerliyor.
Tüpte döllenmiş yumurtaya dış ortamdan gelen ve embryoya zarar veren herhangi bir şey var mı? Çocukta sakatlık ya da anormalliklere sebep olur mu?
Özellikle spermin yumurta içine enjekte edildiği mikroenjeksiyon yöntemi ile embryoda oluşabilecek kromozomal hasarlar doğan çocukta anomali artışına sebep olabilirmi, diye uzun yıllardır tıbbi veriler irdeleniyor ve herhangi bir anomalide artış saptanmamıştır.
Tüp bebek tedavisi ile doğan bebeklerin sayısı dünyada 5 milyonu geçmiştir. Belçika’ da ilk tüp bebek uygulamasında mikroenjeksiyonun yapıldığı tarih ise 1992′ dir. Yani yirmi yılı geçen bir süredir mikroenjeksiyon tedavisi ile gebelikler oluşmakta ve bebekler doğmaktadır. Yeni doğan bebeklerde anomali oranı tedavisiz oluşan gebeliklerdeki gibidir, yani % 3-4 aralığındadır.
Tedavide kullanılan ilaçlar yani hormonlar nedeni ile kanser riski artıyor mu?
Bu inanış ve korku da oldukça yüksek oranda karşımıza çıkmaktadır. Bu ilaçlara bağlı yumurtalık kanseri, meme kanseri gibi kanserler özellikle incelenmiş ve herhangi bir risk artışı görülmemiştir.
Başarı şansı ilk denemede düşük, sonra artıyormuş!
Güzel embryo elde edildiğinde ve iyi hasta yönetimi ile gebelik şansı ilk deneme ve sonraki denemede aynıdır. Ama embryo kalitesi, laboratuar kalitesi, embryoloğun mükemmel bir hazırlık yapması, rahimiçi zarının durumu, mükemmel bir transfer olup olmadığı, kadın yaşı gibi bir çok faktör bu oranı direkt olarak etkiler ve her denemede bunlar farklılık gösterebilir.
Son yıllarda Amerika’ da yumurtaların toplandığı ay oluşan tüm embryolar dondurulup izleyen ayda transfer edilmiş ve bu şekilde gebelik oranlarının daha yüksek olduğu gösterilmiştir. Biz de bazı seçilmiş olgularda bu uygulamayı yapmaktayız.
Gebelik oranı herkes için aynı mıdır?
Her uygulamada aynı çift için bile aynı olmayabilir. Yukarıda sıraladığımız faktörler değişkenlik gösterebilir. Bir ay kötü embryo transfer edilebilir, diğer ay iyi embryo gelişip gebelik oluşabilir. Arada gebelik şansını iyileştirecek başka bir uygulama yapılmamış olsa bile (histeroskopi ve laparoskopi işlemleri gerekli olduğu durumlarda iki uygulama arasında yapılmaktadır) her uygulama ve her embryo için gebelik şansı farklıdır.
Tüp bebek tedavisi kaç kez denenebilir?
Tüm üreme tıbbı uzmanlarının ortak kararına göre yeterli sayıda yumurta varsa ve iyi embryo gelişebiliyorsa denemeye devam edilebilir. Beşinci, yedinci denemede gebe kalan hastalarımız vardır.
Yumurtaların bol sayıda ve cerrahi bir işlem ile (iğne ile aspire edilerek) toplanıyor olması erken menopoza girmeye sebep olabilir mi?
Bu kuşku da az olmayacak şekilde hastalarımızca taşınmaktadır. Herhangi bir sayısal azalma ya da tükenme olmuyor. Biz ilaç tedavisi ile o aya ait yumurta grubunu büyütüp onları topluyoruz. Toplam sayı içinde o ay elde edilen sayı anlamlı bir azalmaya sebep olmuyor.
İlaçlı ya da ilaçsız tedavi hangisi daha iyi?
Biz ilaçla uygun sayıda, hasta dostu denilen az enjeksiyonla, yan etkiye sebep olmadan yumurta elde etmeye çalışıyoruz. Bu şekilde doğal yolla tek yumurta elde etmeye göre daha yüksek şansa sahip oluyoruz. Doğal olarak gelişen tek yumurtayı almayı ancak ilaçla da sadece bir yumurta elde ediyorsak tercih edip, kullandığımız bir seçenektir.
Tüp bebek gebeliklerinde mutlaka sezeryan ile doğum gerekiyormuş!
Bu bilgi de yanlış. Eğer tekiz gebelik olmuş ise, anne yaşı uygun ise, bebek çok iri değil ise rahatlıkla normal vaginal doğum yapılabiliyor. Çoğul gebelik ise sezeryan oranı şart olmamakla beraber artabiliyor. Tüm tüp bebek gebeliklerinde epidural anestezi ile vaginal (normal) veya sezeryan ile güvenli ve ağrısız doğum yapılabilmektedir.